Vişne Üretiminde Kültürel İşlemler
Vişne ve Sulama
Su canlıların en önemli besin maddelerinden biridir. Ağaçların sağlıklı gelişmesi, yeterli ve kaliteli meyve vermeleri için su ihtiyaçlarının karşılanması gerekir.
Ağaçların hem vegetatif (sürgün, dal, yaprak ve kök gelişmesi) hem de generatif gelişmesi (çiçek tomurcuğu ve meyve gelişmesi) üzerine etki yapar. Meyvelerin daha renkli ve kaliteli olmasını sağlar.
Ağaçların gereksinim duyduğu su, yağışlarla karşılanamadığı zaman sulama ile ağaçlara verilir.
Vişne bitkisinde damla sulama:
Vişne ağaçları, meyvelerini erken dönemde olgunlaştırdıkları için diğer yaprağını döken meyve ağaçlarına göre daha az su ile yetişebilir. Kurak topraklarda hem ağaçların hem de meyvelerin gelişmesi ve çeşide özgü iriliğe ulaşması için mutlaka sulama yapılması gerekir.
Yetişkin ağaçlarda kök boğazı çevresi sulanmamalıdır. Sulama düzeni oluştururken bitki gövdesinden 2-3 m dışarıda setler yapılır. Bu setlerin içi değil dışına su verilmelidir. Çünkü suyu alabileceği kök bölgesi o kısımdadır. Bu sulama sistemi ile kök dağılımı teşvik edilmiş olacaktır. Ağır topraklarda su miktarı az ve sulama aralıkları daha uzun olmalıdır.
Bir büyüme mevsimi boyunca yapılması gereken sulama sayısı toprağın yapısına, derinliğine, transpirasyonun ve evaporasyonun şiddetine, yıllık yağış miktarına, bu yağışın yıl içerisindeki dağılışına ve ağaçların yaşına göre değişir. Meyvelerin olgunlaşmasında birkaç gün önce yapılan sulamalar, meyvelerin irileşmesini sağlar. Hasat öncesi ve hasat sırasında aşırı sulamalardan kaçınılmalıdır. Aksi hâlde, bazı meyvelerde çatlamalar meydana gelir. Hasat öncesi ve hasat sırasında toprağın yapısına bağlı olarak 2 – 3 sulama yapılması meyvelerde kaliteyi yükseltir.
Hasattan sonra vişne için uygun topraklarda, yılın yağış durumuna göre genellikle ekim ayına kadar olan devrede, 4-6 sulama yeterli olabilir. Yeterli sulama yapılmazsa yapraklar erken dökülür.
Sulama, su kaynağının zenginliğine, yetiştiricinin mali gücüne göre; karık, çanak, yağmurlama veya damla şekillerinden biri ile yapılır.
Vişne ve İlaçlama
Vişnelerde görülen önemli hastalık ve zararlılar, zarar şekilleri ve bunlarla mücadele yöntemleri aşağıda anlatılmıştır:
Vişne Bitkisinde Görülen Hastalıklar
Vişne Monilya (Munya) Hastalığı
Monilya hastalığı diğer sert çekirdeklilerde olduğu gibi vişnenin de en önemli fungal hastalıklarından biridir. Vişnelerin çiçek, sürgün ve meyvelerinde zarar yapar. Çiçeklerin taç yaprakları, dişicik borusu ve erkek organları kahverengileşir. Bu kahverengileşme daha sonra bütün çiçeğe yayılır. Bu olaya “çiçek yanıklığı denir. Hastalıkla bulaşmış dişi organ meyve oluşturamaz. Kuruyan çiçek demetleri bir miktar sürgünde kalır. Mantar daha sonra çiçek sapından dala geçerek bazen dallarda kanser yaraları oluşturur ve dalı kurutabilir. Çiçekler sapları üzerinde kıvrılır dala yapışır. Bu yapışma demet etrafındaki zamk salgısıyla oluşur.
Meyvelerde genellikle olgunluğa yakınken enfeksiyon yapar. Meyve kabuğunda oluşan bir veya birkaç kahverengi leke ile belirir. Lekelerin etrafında açık kahverengi bir halka vardır. Çürüklük meyve etinin içine doğru gelişir. Fakat çukurlaşmaz. Çürüklük önceleri yumuşak ve kurudur. Bir süre sonra meyve buruşur ve tamamen kurur.
Sürgünde oluşan kuruma ve kanser yaralarına sürgün yanıklığı denir. İnce dallar tamamen kurur. Kalın dallarda ise yaralar oluşur. Yaralar 1-12 cm uzunluğunda, kabuğu siyah renklidir. Yara içeriye doğru gelişir. Yaranın etrafında şişkinlik meydana gelir. Yağmurlu ve nemli havalarda yara etrafında zamklanma olur.
Monilya ile mücadelede kültürel önlemler ve kimyasal mücadele uygulanır.
Kimyasal mücadelede ilk ilaçlama çiçekler tek tük açtığı zaman başlar. İkinci ilaçlama ise çiçeklerin tümü açtığında yapılır. Monilyaya karşı etkili madde içeren ilaçlarla ilaçlama yapılır.
Vişne Monilya (Munya) Hastalığı:
Vişne Bakteriyel Kanser ve Zamklanma Hastalığı
Kökün dışında ağacın her yerinde görülebilir. Ancak en zararlı hâli gövde ve dallarda görülmesidir. Titiz bir incelemeyle dallarda bulaşık yerler görülebilir. İlk belirtisi, bulaşık yerden itibaren dalın ucuna doğru yaprakların pörsümesi, sararması şeklinde görülür. Bulaşma yoğun ve etkiliyse dalda giderek artan kurumalar görülür ve hastalık gövdeye doğru ilerler.
Meyvedeki belirtileri enfeksiyon şeklinde, içeri çökmüş siyah lekeler hâlindedir. Dalda bulaşık kısmın kabuğu kaldırılırsa kahverengi ve ekşi kokulu olduğu görülür.
Vişne Bakteriyel Kanser ve Zamklanma Hastalığı:
Hastalık etmeni bakteridir. Bulaşmalar sonbaharda olur. Bakteri faaliyeti yazın durur. Sonbaharda tekrar aktif hâle gelir. Yağmur, rüzgâr, bıçak, makas, testere gibi aletlerle diğer dal ve ağaçlara bulaşır. Kışı hasta ağaçlardaki kanserlerde, gözlerde, yaprak ve dallarda, bazı yabancı otlar ve dayanıklı dallar üzerinde geçirir. Dallara bulaşma kasım ile şubat ayları arasında gerçekleşir.
Dallara bulaşma kasım-şubat arasında gerçekleştiği için en iyi koruyucu ilacı olan bordo bulamacı uygulamaları sık sık bu dönemde tekrarlanmalıdır.
Genel olarak aşağıdaki gibi bir uygulama koruyucu olabilir:
- Sonbaharda yaprakların % 75-90’ı dökülünce % 3’ lük bordo bulamacı,
- İlkbaharda gözler uyanmadan önce % 1 ’lik bordo bulamacı uygulanır.
Vişne Bitkisinde Görülen Zararlılar
Vişne Kiraz Sineği
Ergini 4-5 mm boyunda siyah renkte kanadı benekli küçük bir sinektir. Kışı toprakta pupa hâlinde geçirir. Mayıs ayı başlarında topraktan çıkan erginler beslenir ve çiftleştikten sonra her meyveye bir tane olmak üzere yumurta bırakır. Yumurtadan çıkan larvalar meyvenin etli kısmında beslenir. Bu da meyvenin zamanından önce olgunlaşarak dökülmesine neden olur.
Vişne Kiraz Sineği ve Larvası:
Meyvelere ben düştüğü devre ilaçlamaya başlamak için uygun bir dönemdir. Bu gözlem en erkenci çeşide göre yapılmalıdır. Bu uygun yöntem; bahçelere sarı yapışkan vizüel tuzaklar asarak ilk ergin çıkışına göre ilaçlama yapmaktır.
Kiraz sineğinin vişne meyvedeki zararı:
Hastalık tuzak kontrolleri ile ikinci veya üçüncü bir ilaçlamaya gerek olup olmadığı saptanmalıdır. Kiraz sineğine karşı etkili madde içeren ilaçlardan birisi ile kimyasal mücadele uygulanır.
Gerekirse 15-20 gün sonra ikinci bir mücadele yapılabilir. Özellikle büyük ağaçların tepe dallarının ilaçlanmasına dikkat edilmelidir. Son ilaçlama ile hasat arasındaki minimum süreye titizlikle uyulmalıdır.
Vişne Meyvesinde Gübreleme
Vişne bahçeleri tesis edilirken yapılması gereken en önemli faktörlerden biriside gübrelemedir. Gübreleme toprakta eksikliği tahlillerle bilinen bitki besin elementlerinin takviyesidir. Ağaçların vegetatif gelişmesi ve meyve vermesi için topraktan aldıkları besin maddelerinin toprağa geri verilmesi gerekir. Verilecek gübre miktarına etki eden önemli faktörleri şöyle sıralayabiliriz:
Vişne bodur çeşitlerinde ilaçlama:
- Toprağın yapısı
- Ağaçların yaşı
- Sulama miktarı ve sulama şekli
- Bitkilerin verim miktarı
- Anacın cinsi
- Bitkilerin genel gelişme ve kondisyonları
- Ahır gübresi verilip verilmediği
- Pazarın istekleri
Yapılan çalışmalar, azotun çok istenen bir gübre olduğunu ortaya koymuştur. Alınan sonuçlara göre azot sürgün büyümesini teşvik etmekte, erken yaprak dökümünü önlemekte ve verimi arttırmaktadır. Vişne bahçeleri için yılda 1-4 yaş arasındaki fidanların bulunduğu bahçenin dekarına 2.4 kg; 4-8 yaş arasındaki ağaçlara dekar başına 4.8 kg saf azot gübresi önerilir.
Verim çağındaki bahçelerde alınan her ton meyve için 14 kg amonyum sülfat verilmesi uygun görülmektedir. Süzek topraklarda bu gübrenin 3/2’si vejetasyon faaliyetlerinden önce, geriye kalanı meyve tutum zamanı ile hasattan sonra verilmelidir.
Fosfor, özellikle genç ağaçlar için gereklidir. Bunlar da kök teşekkülünü teşvik eder. Azotla gübreleme artınca yapraklarda fosfor azalır. O zaman fosforla gübrelemek gerekir. Toprak tipine göre dekara 30-40 kg süper fosfat veya her ton meyve için 3 kg fosfor (saf hâlde) verilmelidir. Bu gübre aralık ve ocak aylarında verilir. Ayrıca sonbaharda çiftlik gübresi ile birlikte de verilebilir.
Potasyum da vişne tarafından fazla istenen bir gübredir. Azotla gübreleme artınca, yapraklarda potasyum miktarı da artar. Büyüme mevsimi sonunda yapraklardaki potasyum dallara taşınmaz. Bu durum ilkbaharda potasyum noksanlığı belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur. Bu nedenle yılda dekara 10-20 kg potasyum sülfat veya her ton meyve için bu gübreden 10 kg önerilir. Potaslı gübreler vejetasyon öncesi ocak veya şubat aylarında verilir.
Magnezyum vişne ağaçlarında dal uzunluğunu, çiçek tomurcuğu sayısını ve verimi arttırtır. Yaprak gübresi olarak verilebilir. Gübrelemede % 2-3’lük magnezyum sülfat kullanılır.
Asitli topraklarda kireçle gübreleme zorunludur. Kireç kademeli olarak verilmelidir. Her ton meyve için 9.9 kg kireç uygundur.
Tomurcukların kabarması ile çiçeklenme arasındaki dönemde bor elementine olan ihtiyaç artar. Ayrıca azotla gübreleme, yapraklardaki bor miktarını azaltır. Azotla iyi gübrelenmiş vişne ağaçlarında yapraklara bor püskürtülmesi, yaprakların bor düzeyini arttırır. Bor, çiçek tozlarının çimlenmesini arttırıcı etkiye sahiptir.
Vişne ağaçlarında çinko noksanlığına da sık rastlanır. Çinko noksanlığında, yapraklar küçük kalır ve rozetleşir. Bu belirtiler bir veya iki dalda görülür. Ağacın tamamında görülmez.
Bunun için kış mevsiminde ağaçlara % 5’lik çinko sülfat püskürtülür.
Vişne bahçelerinin gübrelenmesinde olgunlaşmış çiftlik gübresi ve yeşil gübre bitkileri de kullanılır. Çiftlik gübresi sonbahar aylarında verilir ve hemen toprağa karıştırılır. Yeşil gübre bitkilerinden bakla, burçak, fiğ, korunga sonbahar başında ekilir. İlkbaharda çiçeklenme döneminde toprağa karıştırılır.
Vişne Bitkisinde Budama ve Destek Sağlama
Vişne meyve türleri içerisinden az budama isteyen ağaçlardandır. Genç vişne ağaçları başlangıçta dikine büyür. Daha sonra ağacın tacı yayvanlaşır. Bunlara değişik doruk dallı veya daha çok goble şekli verilir.
Vişne ağacı budamasında uygulanan şekil budaması:
Dikimden sonraki birkaç yıl içerisinde ana dallar iyice teşkil ettikten sonra her yıl yapılacak olan budamalar kuruyan, birbirine çapraz büyüyerek tacın içini sıklaştıran, çok zayıf büyüyen ana dallarla rekabete girecek olan obur dalların, kesilmesi şeklinde gerçekleşir. Aksi takdirde tepe ve yan dallar sıklaşır ve çalılaşırsa alttaki kalın dallar gölgede kalır. Yapraklar küçülür ve sürgünler zayıflar. Ağacın bu kısmında meyve tutumu azalır. Bu tabi durumdan faydalanarak gereksiz budamalardan da kaçınılmalıdır. Aksi takdirde ağaçların meyveye yatmaları gecikir.
Vişne gelişim itibariyle daha çok yayvan bir taç şekli oluşturur. Ağaç fazla yükselmişse taç istenen yükseklikten budanır.
Vişne’ye Uygulanan Yardımcı Kültürel İşlemler
Monilya hastalığının önlenmesi için ağaçlarda bir yıl önceden kalmış hastalıklı dal, çiçek ve mumya meyveler temizlenmelidir.
Bakteriyel kanser ve zamklama hastalığı ile mücadelede birinci tedbir; çöğür, aşı gözü, fidan vb. materyallerin sağlıklı olmasıdır. Fidanlıklarda aşı yerinin yüksek tutulması, gövdenin yabaniden teşkil edilmesi pratik bir fayda sağlayabilir. Hastalıklı dalların temizlenmesi hasattan sonra temmuz-ağustos aylarında yapılmalıdır. Kesim dalın bulaşık kısmının en az 25-30 cm altından yapılmalıdır. Kesimde kullanılan makas ve testere sık sık dezenfektan veya sulandırılmış çamaşır suyu ile temizlenmeli, yara yeri aşı macunu ile kapatılmalıdır. Budama artıkları bahçeden uzaklaştırılmalı ve yakılmalıdır.
Vişne’nin örtülü toprak işlenmesi:
Toprak işleme şekli bölge şartlarına göre değişir. Yağışlı ve nispi nemi yüksek bölgelerde devamlı örtülü veya geçici örtülü sistem uygulanır. Devamlı örtülü sistemde arazi yüzeyi devamlı bir örtü bitkisi ile kaplıdır. Örtü bitkisi olarak daha çok kendiliğinden yetişen çayır otları kullanılır. Bu otlar zaman zaman biçilerek fazla büyümelerine izin verilmez.
Ağaçların iyi gelişmesini sağlamak için ilk yıllarda gövde diplerindeki toprak işlenir. Örtü bitkileri ağaç diplerinin dışında kalan yerlerde yetiştirilir. Ağaçlar yeterli büyüklüğe erişince, bahçenin her tarafında örtü bitkisi yetiştirilmeye başlanır.
Geçici örtülü sistemde örtü bitkisi her yıl, sadece sonbahar ve kış aylarında bahçede bulundurulur. İlkbahar başında örtü bitkileri toprağa gömülür. Bundan sonraki dönemde açık toprak işleme yöntemi uygulanır. Örtü bitkisi olarak bakla, burçak, fiğ, korunga gibi bitkiler yetiştirilir. Bu bitkilerin tohumlan sonbahar başında ekilir. Meydana gelen bitkiler ilkbahar başında toprağa gömülür.
Kurak iklim şartlarının hüküm sürdüğü ülkemizde daha çok açık toprak işleme, kısmen de geçici örtülü toprak işlemesi uygulanır. Bu amaçla vişne bahçelerinde sonbahar, ilkbahar başı, ilkbahar sonu ve bazen de yaz mevsiminde olmak üzere yılın dört farklı zamanında toprak işlemesi yapılır. Sonbaharda sürülen toprak tezekli bırakılır. Bunda amaç sonbahar ve kış yağışlarından daha iyi faydalanmaktır. Diğer dönemlerde bahçe toprağı sürüldükten sonra diskaro veya tırmık çekilerek toprak yüzeyi düzlenir. Ağaç dipleri bel veya çapa ile işlenir.
Yazın yapılması gereken toprak işlemesi yerine daha ucuza gelmesi bakımından ot biçme uygulaması yapılabilir. Böylece sulama sistemlerinin bozulması veya damla sulama borularının yer değiştirmesi gibi masraflar ortadan kalkar.
Anaç olarak yabani kiraz veya vişnenin kullanıldığı bahçelerde derin sürümden kaçınılmalıdır. Dikim derin yapılmışsa bile zamanla kökler rahat oksijen alabilmek için bu yüksekliğe yönelir. Derin sürüme tepki, tepe dallarda erken yaprak dökümü, solgunluk, seyrek ve küçük yaprak, kalitesiz meyveler şeklinde kendini gösterir.
Özellikle bitki gelişme dönemlerinde (ilkbahar ve yaz) derin sürüm yapılmamalıdır. 10-12 cm’den daha derin olmayan ilkbahar ve sonbahar sürümleri iyi sonuçlar vermektedir.
Lütfen yorum bırakın.