Türk tarihi MÖ 1. binden bugüne kesintiye uğramadan sürmüştür. Geniş bir coğrafyaya yayılmış olan Türk devletlerinin zengin bir kültür birikimi vardır. Bu bölümde Türk sanatının belli evreler içindeki örnekleri ve özellikleri ele alınacaktır.
Türk sanatı tarihi iki dönemde incelenir.
- İslamiyet Öncesi Türk Sanatı
- İslamiyet Sonrası Türk Sanatı
Mongoloidler Sanatı Tarihi
Bugün yerli yabancı bütün tarihçiler, Türklerin, Türk diye anılmaya başlamadan çok önce tarih sahnesindeki yerlerini kabul etmişlerdir. Sadece “çok önce” deyimi ile belirtilmek istenen zaman süresi, bir tarihçiden diğerine değişmektedir. Kimi tarihçiler bu süreyi, hem de bir ölçüde şüpheleri bulunduğunu da belirtmek suretiyle, ancak İsa’dan önce (MÖ) III. yüzyıla kadar uzatabilmekte; diğer bir bölümü, herhangi bir şüpheye yer bırakmadan bu süreyi MÖ IV-V. yüzyıla çıkarmakta; pek sınırlı bir grup ise daha gerilere, MÖ XII-XV. yüzyıllara kadar gidebilmektedir. Aslında bu süre, Türk tarihinin ve kültürünün erken döneminin başlangıcını da belirtmektedir.
Orta Asya’da ırkların yayılışını toparlayacak olursak Türklerin ataları olması çok muhtemel bulunan beyaz ve brakisefal ırk, Altay-Sayan, Tanrı Dağları ve biraz da Kazakistan’a yayılmıştı. Zerefşan Vadisinde, bu ırkla akraba bir halk bulunuyordu. Amuderya’nın güneyinde, Pamir’de, Afganistan ve İran’da, daha kuzeye gidilecek olursa Hazar denizinin kuzeyinde, Kuzey Kafkasya’da ve Güney Rusya’da Akdeniz ırklarına yakın Dolikosefal bir insan soyu vardı. Altay dağlarının doğusu ve Güney Sibirya ise Mongoloid bir ırkla yerleşik bir hayatı oluşturmuştu.
MÖ 1. binin başlarına ait Altay kültürü kazı raporlarının tam olarak yayınlanmamış olması nedeni ile hâlâ belirsiz bir durumdadır. MÖ 1. binin yarılarında ise Büyük Hun Devleti’ni kuracak olan boyların yavaş yavaş kendilerini göstermeye başladıklarını, gerek Çin kaynaklarından ve gerekse buluntulardan anlamaktayız.
Mongoloidler sanatından bir örnek:
Ünlü, hayvan resimli “Bozkır Sanatı” çığırlara bölünebilir; ama Macaristan Ovası’ndan Huang-Ho’nun (Sarı Irmak) büyük kıvrımına dek uzanan alan üzerinde rastlanan hayvan resimli “Bozkır Sanatları” arasındaki benzerlik çarpıcıdır; dinden çok, büyüsel-dini bir teknik olan Şamanlığın Tunç Çağından beri var olduğu bilinmektedir ve Şamanlık aynı zamanda paleoasyalıların ve başka birçok halkın da malıdır.
Lütfen yorum bırakın.