Sanat Eserlerini Plastik Açıdan Çözümleme | Sanat Tarihi Dönemleri | Batı Sanat Tarihi

Erken Orta Çağ Avrupa Sanatı

Erken orta Çağ; göçler, işgaller, savaşlar, çalkantılarla dolu ve insanların karanlıklara gömülü olduğu, öte yandan bugünkü durumlarıyla Avrupa uluslarının doğuşunu belirleyen bir çağ olmuştur.

Erken Orta Çağ Avrupa sanatından bir örnek. Osla Gemi Müzesi’nde bulunan Viking Gemisi:

Erken Orta Çağ Avrupa sanatından bir örnek. Osla Gemi Müzesi’nde bulunan Viking Gemisi.

Resim, Viking’lerin başarılı tahta oymacılığını yansıtan güzel bir örnektir.

Erken Orta Çağ sanatının oluşumuna Helen-Latin kültürü kadar kuzey kavimlerinin de katkısı olmuştur. Bu dönemin sanatı, putperestlik inançlarından izler taşımakla birlikte aslında tümüyle Hıristiyanlığın hizmetindedir.

Erken Orta Çağ Avrupa sanatından bir örnek daha. Aziz Matta. Olasılıkla Aachen’de 800 yılı dolaylarında resimlenen bir incilden:

Erken Orta Çağ Avrupa sanatından bir örnek daha. Aziz Matta. Olasılıkla Aachen’de 800 yılı dolaylarında resimlenen bir incilden.

“Mısırlılar çoğunlukla varolduğunu bildikleri şeyi; Yunanlılar ise gördükleri şeyi çizmişlerdi. Orta Çağlı sanatçı duyduğu şeyi yapıtına anlatmasını öğrenmiştir”. Sanatçılar doğaya benzeyen veya güzel şeyler yapma niyetinde değillerdi. Dindaşlarına kutsal tarihin içerik ve bildirgesini iletmek istiyorlardı.

Bu dönemde bütün sanatın, dine hizmet ettiği sanılmasın. Orta Çağ’da sadece kiliseler yapılmadı, şatolarda yapıldı. İlk Orta Çağ sanatından söz ederken dinsel yönünün ağırlıklı olmasının nedeni kiliselerin korunmuş; fakat şatoların yerle bir edilmiş olmasıdır.

Erken Orta Çağ Avrupa sanatından bir örnek daha. 70 Metre boyunda Bayeux duvar halısı:

Erken Orta Çağ Avrupa sanatından bir örnek daha. 70 Metre boyunda Bayeux duvar halısı.

Orta Çağ Avrupa Sanatı

Roman Sanatı (900-1200)
Çağın insanları savaşlar ve saldırılardan korunmak için pencereleri küçük, süslemeleri yok denecek kadar az olan geniş ve soğuk duvarları bulunan yeryüzü kiliseleri ve şatoları inşa ettiler.

Normanların İngiltere’ ye beraberlerinde yeni mimari üslubu getirmesi ve bu üslubun yeniden biçimlenmesiyle Avrupa’ da yeni canlanma dönemi başlayacaktır. Bu dönemin ismi Roman Sanatı Dönemi olarak adlandırılacaktır. Bu dönemde sanata dinin egemen olduğunu ve sanatın koruyuculuğunu kiliselerin yaptığını söyleyebiliriz.

Roman sanatından bir örnek. Speyer Katedrali. 11. Yüzyıl:

Roman sanatından bir örnek. Speyer Katedrali. 11. Yüzyıl.

Roman kiliseleri heykellerle süslenmesine Fransa’ da başlandı. Roman heykelleri klasik yapıtlar gibi doğal ve zarif değildir, ama özellikle kütlesel görkemlilikleriyle yapının büyüklüklerine çok güzel uyarlar.

Roman sanatından bir örnek daha.Güney Fransada Aarles’da Saint-Trophime Klisesinin önyüzü. 1180 dolayları:

Roman sanatından bir örnek daha.Güney Fransada Aarles’da Saint-Trophime Klisesinin önyüzü. 1180 dolayları.

İsa’yı, dört İncil yazarının kutsal kitaptan alınmış simgelerle çevrili olarak şân içinde görürüz. Aziz Markos için aslan, Aziz Matta için melek, Aziz Lucas için öküz, Aziz Yahya için kartal. Eski Ahit’te Hezekiel’in görüntüsünde tanrının tahtı, sırasıyla; insan, aslan, öküz ve kartal başları ile çevrili betimlenmektedir. (Resim1.5.)

Arles heykellerinin katı ve törensel yerleştirimini 12. yy. minyatürlü el yazmalarında görürüz.

Roman sanatından bir örnek daha. Meryeme müjde. 1150 dolaylarında resimlenen bir İsveç incilinden:

Roman sanatından bir örnek daha. Meryeme müjde. 1150 dolaylarında resimlenen bir İsveç incilinden.

Meryem’e Müjde öyküsünü katı ve devinimsiz bir biçimde, Mısır kabartması gibi betimlemektedir. Meryem’i, karşıdan şaşkınlık içindeymiş gibi ellerini kaldırırken görüyoruz. Kutsal ruhu simgeleyen güvercin ise yukarıdan Meryem’ in üstüne iniyor. Melek, nerdeyse yandan gösterilmiş; sağ eli Orta Çağ sanatında konuşma davranışı anlamına gelen bir biçimde uzanmış. Bu sayfaya bakarak gerçek bir sahnenin canlı görsel anlatımını beklersek, düş kırıklığına uğrayabiliriz. Ama sanatçının doğal konulara öykünmekten çok, Meryem’e müjde gizinin tüm geleneksel simgelerini bir araya getirme endişesinde olduğunu bir kez daha anımsayarak işte o zaman, onun bize hiç de vermek niyetinde olmadığı şeyin yokluğunu duymayız. (Resim1.6.)

Gotik Sanatı (12. yy)
Gotik denildiğinde ilk akla gelen, sivri çatı ve kuleleriyle göğe doğru yükselen, dev boyutlu katedral yapılandır. Bu özellikleriyle katedraller, insanlar tarafından yapılmış değilde tanrı tarafından gökyüzünden indirilmiş gibi durur. Yeryüzüne ait değillerdir.

Gotik sanatından bir örnek. Gotik Katedral: Notre Dame, Paris. 1163-1250:

Gotik sanatından bir örnek. Gotik Katedral: Notre Dame, Paris. 1163-1250.

Bir Roman kilisesinden çıkıp, bir Gotik katedraline girildiğinde aradaki büyük fark hemen anlaşılır. Gotik katedraller de daha geniş nefler, daha ışıklı bir ortam ve kendini yukarılara çeken daha hafif bir mekan ile karşılaşılır. Gotik mimarisinin bu başarısı iki yeni buluşa dayanır. Birincisi sivri kemerlere dayanan kaburgalı tonoz sistemidir. İkincisi ise yapıyı dıştan destekleyen payanda kemerlerinin kullanılmış olmasıdır.

Gotik sanatçıları kalıplaşmış örnekleri kopya etmek ve kendi amaçlarına uydurmakla yetinmeyip kutsal anlatımlara saygıda kusur etmeksizin, biçimleri daha coşturucu ve daha canlı kılmışlardır.

Heykel sanatı, Gotik döneminde de mimariyle bağlantısını sürdürmüştür. Bu bağlantı özellikle cephe dekorasyonunda dikkati çeker. Katedralin bir parçası durumundaki bu heykellerin, yapının yüksekliğine uygun olarak normalden daha uzun yapıldıkları görülür. Bunlar donmuş gibi dimdik duran figürlerdir. Heykel sanatındaki bu donmuşluk, 13. yüzyıl ortalarında yumuşamaya, aziz figürleri bol giysileri içinde kımıldamaya, donuk yüzlü melekler gülümsemeye başlarlar.

Gotik sanatından bir örnek daha. Melkizedek, İbrahim, Musa Chartes katedralinin kuzey karşıt sahının giriş kapısından. Büyük olasılıkla 1194’de yapımına başlanmıştır:

Gotik sanatından bir örnek daha. Melkizedek, İbrahim, Musa Chartes katedralinin kuzey karşıt sahının giriş kapısından. Büyük olasılıkla 1194’de yapımına başlanmıştır.

Çalışan her usta her figüre yaşam soluğu dilemiştir. Sanki hareket ediyorlar, ululukla birbirlerine bakıyorlar, kıvrımların altında bir vücut bulunduğunu söylemek ister gibi sanki. (Resim 1.8.)

Gotik’ in son döneminin resim sanatında da katı kalıpların gevşediğini, şematik anlatımların yerini doğalcı betimlere bırakmaya başladığını görürüz. Ama hem heykelde hem de resim sanatında doğal görünümü ön plana alan örnekler ancak Rönesans döneminde ortaya çıkar.

Gotik sanatından bir örnek daha. Ölü İsa’ya Ağıt. Padova’da Capella del’Arena’da duvar resmi. Büyük olasılıkla 1306’da tamamlanmıştır. Giotto:

Gotik sanatından bir örnek daha. Ölü İsa’ya Ağıt. Padova’da Capella del’Arena’da duvar resmi. Büyük olasılıkla 1306’da tamamlanmıştır. Giotto.


İlginizi Çekebilir!
Facebooktwitterpinterestlinkedin

ilk yorumu siz yazın

Lütfen yorum bırakın.

E-mail ve isim zorunlu değildir.