Fındık Üretimi | Meyve Yetiştirme

Fındık Yetiştiriciliği

Fındık Bitkisinin Tanımı ve Önemi

Ülkemizde ekonomik, sosyal ve doğal kaynakların korunması yönünden fındık önemli bir yere sahiptir. Fındık üreten ülkeler arasında saha, üretim ve ihracat bakımından ilk sırada yer almamıza karşın birim sahada alınan ürün bakımından diğer üretici ülkelerin gerisinde bulunmaktayız.

İç fındık:

İç fındık.

Fındık Bitkisinin Bilimsel Sınıflandırması:

  • Âlem : Plantae
  • Bölüm : Magnoliophyta
  • Sınıf : Magnoliopsida
  • Takım : Fagales
  • Familya : Betulaceae
  • Cins : Corylus
  • Tür : Corylus colurna L.
  • Türkçe adı : Türk fındığı

Fındığın Kuzey Yanm Küre’nin ılıman iklim kuşağını, Japoya’dan Çin, Mançurya, Kafkasya, Türkiye, Avrupa ve Kuzey Amerika’ya kadar yabani formlar biçiminde kapladığı bilinmektedir. Kültür formlarını oluşturan en önemli türler ise Artvin’den Kırklareli’ne kadar uzanan Kuzey Anadolu Dağları ve kuzey geçit bölgelerinde yoğun olarak bulunmaktadır.

Fındığın kültüre alınma tarihi 2500 yıl öncelerine kadar dayanmaktadır. Enophen, MÖ 400 yıllarında Kuzey Anadolu’da Pontus Euxinus’da (Kerasus(Giresun)) Pontus Yemişi adını verdiği ufak bir meyveden bahsetmektedir. Bu kadar eski kültür izine rastlanması sonucu fındığın anavatanının yurdumuzun Karadeniz Bölgesi olduğu ve kültür fındığının dünyaya buradan yayıldığı kabul edilmektedir. Bu meyvenin 600 yıldan beri ticareti yapılmaktadır.

Kültür fındığı, Kuzey Anadolu’dan önce Yunanistan’a oradan da İtalya’ya götürülmüş; bu ülkede Avella Şehri civarında yaygın olarak yetiştirilmeye başlanmış ve önemli türü olan Corylus Avellana L. adını bu yöreden almıştır.

Fındık meyvesi ve zurufları:

Fındık meyvesi ve zurufları.

Sicilya ve Ispanya’ya Araplar eli ile ulaşmıştır. Fransa’da çok yakın zamanlara kadar önemli bir kültür bitkisi olarak ele alınmıştır. İngiltere ve Almanya’da çoğunluğunu Corylus Maxima Mill.’in oluşturduğu ve doğal flordan seçilmiş tipler büyük ilgi uyandırmıştır.

ABD’de ise fındık yetiştiriciliği son 70 yıl içinde gelişme göstermiş, güçlü araştırma ve geliştirme programları ile desteklenerek önemli bir sıçrama yapmıştır.

Fındık Bitkisinin Bitkisel Özellikleri

Fındık Bitkisinde Kök
Saçak kök şeklinde olan fındık kökleri fazla derine gitmez. Genellikle taç izdüşümüne kadar gelişme göstermektedir. Kök gelişmesi meyilli arazilerdeki ocakların üst kısımlarında az, yan ve alt kısımlarında ise daha fazladır.

Fındık Bitkisinde Yaprak
Şubat ayında gelişmeye başlayan ve kısa bir sap ile yıllık sürgünler üzerinde almaşıklı olarak dizili bulunan yapraklar, yuvarlak veya hafif uzunca ve genellikle kalp şeklinde olup 10-12 cm uzunluğunda ve 8-10 cm genişliğindedir.

Yaprakların kenarları dişli ve yer yer derin dişli, altyüzleri hafif tüylü ve mat, üst yüzleri ise açıktan koyu yeşile kadar değişebilen renge sahiptir. Yaprak damarları üst yüzde içeriye doğru girintili alt yüzde ise çıkıntılıdır.

Fındık bitkisinde yaprak:

Fındık bitkisinde yaprak.

Fındık Bitkisinde Çiçekler
Fındık tek evcikli bir bitki olup erkek ve dişi çiçekleri aynı bitki üzerinde fakat ayrı ayrı yerlerde bulunmaktadır.

Fındık bitkisinde erkek ve dişi çiçekler:

Fındık bitkisinde erkek ve dişi çiçekler.

  • Erkek çiçekler: Püs, kedicik ve şeton adı da verilen erkek çiçekler haziran içerisinde yıllık sürgünler üzerindeki yaprakların koltuklarında tek tek veya gruplar hâlinde gelişmeye başlar. Başlangıçta renkleri yeşil, gelişmesi ilerledikçe açık yeşil ve fenerlenme esnasında da açık sarı renk alır. Fenerlenmesi sona eren püslerin renkleri kahverengileşir, esmer renk alır ve dökülür. Gelişmiş ve fenerlenme durumuna gelmiş erkek çiçek başakları çeşitlere göre değişmekle beraber 6-10 cm boyunda olup her bir erkek çiçek başağında 200 civarında çiçek bulunmakta ve olgunlaşmış olan bir püs 5,5 milyon dolayında çiçek tozu yayabilmektedir. Olgunlaşan püsler kasım ayından itibaren çiçek tozu yaymaya başlar ve çeşitlere göre değişmekle beraber çiçek yaymaları şubat sonu ve mart ayı ortalarına kadar devam etmektedir.
  • Dişi çiçekler: Karanfil adı verilen dişi çiçek kümeleri bir tepe tomurcuğu veya yan tomurcuk olarak haziran ayında gelişmeye başlar. Dış görünüşleri yumurta biçiminde olan tomurcuklar birbiri üzerine binmiş pulcuklardan meydana gelmiş ve her pulcuk bir brakte yaprağı ile iki çiçekten oluşmuştur. Bir dişi çiçek kümesi 4-24 pistil ihtiva etmektedir. Bir çift pistil bir çiçeğe karşılıktır.Dişi çiçek kümeleri gelişmelerini kasım ayından itibaren tamamlamakta ve karanfil adı verilen pistilleri görülmeye başlamaktadır. Başlangıçta açık renkli olan pistiller daha sonra koyu kırmızı renk alır. İşte bu kırmızı uç safhasından sonra çiçek tozu kabul edebilir olgunluğa ulaşmış olur. Çiçek tozu kabul etmemiş olan karanfiller kırmızı renklerini 40 gün kadar muhafaza etmektedir. Karanfiller çiçek tozu kabul edebilecek olgunluğa (receptiv) gelmelerinden itibaren en ideal çiçek tozu kabul etme süresi 15 gün olup 30 güne kadar çiçek tozu kabul edebilmektedirler.Çiçek tozu kabul etmiş olan karanfiller bir hafta içersinde kırmızı renklerini kaybederek esmerleşir.

    Yurdumuzda erkek çiçekleri dişi çiçeklerinden daha önce açan (protandry) çeşitler bulunmasına karşılık (sivri, palaz, foşa), çeşitlerimizin büyük bir çoğunluğu dişi çiçeklerini erkek çiçeklerinden
    daha önce (protogny) olgunlaştırmaktadır.

    Çeşitlere göre değişmekle birlikte karanfiller kasımdan itibaren açılmaya başlamakta şubat sonu ve mart ortalarına kadar devam etmektedir.

Fındık dişi çiçeği (karanfil):

Fındık dişi çiçeği (karanfil).

Fındık Bitkisinde Tomurcuklar
Yıllık sürgünler üzerindeki yaprak koltuklarında haziran ayından itibaren gelişmeye başlayan tomurcuklar, yumurta biçiminde ve yeşil renktedir. Yaprakları oluşturan tomurcuklar küçük ve sivri, yaprak ve çiçeklerin bir arada bulunduğu tomurcuklar ise daha küt ve iridir. Tomurcuklar üst üste binmiş pulcuklardan meydana gelmiştir.

Fındık Meyvesinde İç
Bütün fındıklarda yenilebilen iki parçalı bir kotiledondan meydana gelen iç, dış kabuğun şekline uygun olarak yuvarlak, sivri veya badem şeklindedir. İçin uca yakın orta kısmında küçük bir embriyo bulunmaktadır. İçin dış kısmı çeşitlere göre açık kahverengi, kahverengi veya kırmızı ince bir zarla örtülü ve üzerinde göbek bağı bulunmaktadır.

Kabuklu iç fındık:

Kabuklu iç fındık.

Fındık Bitkisinde Çotanak
Zurufun meyveli şekli olan çotanak, küçük bir sap ile yıllık sürgünlere bağlı bulunmaktadır. Bir karanfildeki döllenen çiçek sayısı kadar çotanaklarda meyve oluşmakta ve çeşitlere göre sayısı değişmektedir.

Fındık bitkisinde çotanak:

Fındık bitkisinde çotanak.

Fındık Bitkisinde Yumurtalık
Yumurtalık iki bölmelidir. Her bir bölme içersinde asılı bir yumurta bulunur. Genel olarak bunlardan bir tanesi gelişir diğeri dunura uğrar. İki yumurta döllenip gelişirse ikiz fındık meydana gelir.

Fındık Bitkisinde Zuruf
Fındık meyvesini dıştan saran kısımdır.

Bazı çeşitlerde meyve boyunu kısmen aşmakta, bazı çeşitlerde ise meyve boyunun birkaç katı büyüklükte olabilmektedir. Gelişmiş olan zuruf yeşil renkli olup hasat olumunda tabandan itibaren sarımtırak kırmızı renk alır. Çeşitlere göre değişmekle beraber zurufun uçları az veya çok derin dilimli ya da boru şeklinde tek parçalı olmaktadır.

Değişik fındık zuruf yapıları:

Değişik fındık zuruf yapıları.

Fındık Bitkisinde Tozlanma ve Döllenme

Fındık, kasım ayından itibaren çiçek açmaya başlamakta ve çeşitlere göre değişmekle beraber çiçeklenme mart ortalarına kadar devam etmektedir.

Püslerin olgunlaşması ve anterlerin patlaması ile etrafa yayılan çiçek polenleri dişi çiçek pistilleri üzerine rüzgârlarla taşınmakta ve tozlama olayı meydana gelmektedir. Çiçek pistilleri üzerine gelen polenler çimlenmekte ve çim boruları ile yumurtalık tabanına kadar uzantı teşkil ettirmektedir. Yumurtalık tabanına ulaşan çim boruları yumurtalığın gelişmesine kadar 3-5 ay sakin bir devre geçirerek beklemektedir.

Çiçek pistilleri üzerindeki polenlerin çimlenmesi üzerine birçok faktörler etki yapmaktadır. Polen yayılmasından hemen önceki bir devrede nispeten düşük bir sıcaklık ve yüksek rutubet iyi kaliteli çiçek tozu için uygun olan iklim faktörüdür. En önemli olanlardan bir tanesi de çiçek polenlerinin çimlenmesinin genetik özellik göstermesidir.

Dişi çiçekler tamamen açıldıktan sonra bir ay kadar bir süre kırmızı renklerini muhafaza eder ve çiçek tozu kabul edebilir (receptiv) durumdadırlar. Optimum çiçek tozu kabul edebilme süresi ise 15 gündür.

Dişi çiçeğin styl kısmına nazaran stigma kısmı daha uzun, üst yüzeyleri girintili çıkıntılı olup çiçek tozu kabul edebilme yüzeyleri geniştir. Polenler stigma üzerinde çimlendikten sonra polen tüpü styl içersindeki doku demetleri içersine girer ve giriş, stigma içerisindeki hücreler arası yolla olmaktadır. Polen tüpünün gelişmesi hızlı olup iletken doku demetleri ilerlemesi ve styl’in tabanına ulaşması için 10 gün yeterlidir.

Bu süre polenin çimlenme kabiliyeti ve çevre ısısına göre de değişir. Stigma üzerine ulaşan çiçek tozlarından ancak birkaç tanesi stylin tabanına kadar ulaşır ve döllenme olayında rol oynar. Onun için polenlerin miktarından çok kalitesi önemlidir. Stylin tabanına ulaşan polen tüpü dinlenme peryoduna girer. Çünkü yumurtalık teşekkül etmemiş ve bir doku yığını (Primordium ovarien) hâlindedir. Dişi çiçekler tozlandıktan sonra bu doku yığını gelişerek yumurtalık hâlini alır.

Başlangıçta yavaş gelişme gösteren yumurtalık nisan ayının sonuna kadar normal hacminin ancak % 10’u kadar gelişme gösterir ve mayıs ayı başından itibarende hızlı bir gelişme peryodu içersine girer. Gelişmenin % 90’ı takip eden 3-4 hafta içersinde gerçekleşir. Bu gelişmenin sonunda iki yumurtalık oluşur. Tozlanmadan yumurtalığın gelişmesine kadar 3-5 ay gibi bir süre geçer ve çimlenen çiçek tozları stylin tabanında sakin olarak yumurtalığın gelişmesini bekler. Mayıs sonu ve haziran başlangıcında oluşan yumurtalıklardan genellikle bir tanesi döllenir ve gelişir, diğer yumurtalık dumura uğrar. Eğer her ikisi döllenip gelişirse ikiz fındık meydana gelir. Karşılıklı tozlanan çeşitler kendi kendini tozlayan çeşitlere göre daha fazla meyve tutumu sağladığından bahçede iyi bir çeşit karışımının yapılmasını gerekmektedir.

Tozlayıcı seçiminde dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:

  • İdeal bir tozlayıcı ana çeşide uygun zamanda bol ve çimlenme kabiliyeti yüksek çiçek tozu vermelidir.
  • Tozlayıcı çeşit ana çeşidin meyve bağlamasında etkili olmalıdır.
  • Ana çeşidin homojenliğini bozmayacak meyve şekil ve kalitesine sahip olmalıdır.
  • Tozlayıcı çeşit uzun süre çiçek tozu yayabilmelidir.

Fındık bitkisinin çiçek yapısı:

Fındık bitkisinin çiçek yapısı.

Fındık Çeşitleri

Fındık türlerinin ayrılmasında dikkate alınan en önemli özellik zuruf şekli ve yapısıdır. Bunun yanında bazen yaprak morfolojileri ve göbek bağının yönü de dikkate alınmaktadır.

Aynı tür içerisinde meyve şekilleri farklı varyeteler de bulunabilmektedir.

Fındık çeşitleri:

Fındık çeşitleri.

Ülkemizde yetiştirilen fındık çeşitleri meyve şekil ve özelliklerine göre üç grupta toplanır.

Bunlar:

  • Yuvarlak fındıklar
  • Sivri fındıklar
  • Badem fındıklar

Yuvarlak Gruba Giren Fındık Çeşitleri

Tombul Fındık Türü
Ülkemizde yetişen en önemli fındık çeşididir. Daha ziyade Giresun ilinde yaygın olarak yetiştirilmektedir. Meyve kalitesinin çok iyi olması uluslararası pazarlarda kolayca tutunmasını sağlamış ve Türk fındığı dünya ülkelerince aranır duruma gelmiştir. Periyodisite özelliği gösteren tombul fındık çeşidi iyi ve bakımlı bahçe koşullarında her yıl düzenli ve oldukça yüksek verim vermektedir. Olgun, meyvesi dolgun ve muntazam şekillidir. Tabla kısmına doğru genişlemekte, uca doğru muntazaman daralarak sivri bir uç ile nihayetlenmektedir. Meyvenin üzeri bariz olukludur.

Ortalama uzunluğu 17.58 mm ve genişliği 17.04 mm olan tombul fındığın randımanı % 50-52’dir. Kabuk açık, parlak, kahverengi, uçtan itibaren yarısına kadar kirli beyaz havlı olup ortalama kabuk kalınlığı 1.10 mm ve kolay kırılmaktadır. Tablası geniş, yayvan, ortası kabarık, meyve bu kısım üzerinde bir tarafa meyilli olarak durabilmektedir. İç meyve zarı (testa) açık kahverengi, parlak, pürüzsüz, ince, ete yapışık ve üzeri hafif damarlıdır.

Depolama ve taşımada önemli olan iç meyve zarları kolay soyulmakta ve beyazlatılmaya elverişlidir. İç meyve kabuk şekline uyum sağlamış, meyve eti beyaz, parlak ve gevrek olup göbek boşluğu küçük, yağ oranı % 69-72’dir.

Yağ oranının yüksek olması için mekaniksel basınca dayanıklılığını azaltmakta ve kolay bozulmaya neden olmaktadır. Bu yüzden kırma, ambalajlama, depolama ve taşıma da itinalı olmayı gerektirmektedir.

670-730 adet kabuklu fındığı 1 kg gelen bu çeşidin zurufları meyve boyunun 2,5 katı büyüklükte ve çoğunlukla 3 ve 4’lü çotanak oluşturmaktadır.

Tombul fındık türü:

Tombul fındık türü.

Palaz Fındık Türü
Lezzet ve kalitesi orta olan bu fındık çeşidi daha ziyade Ordu İlinde yaygın olarak yetiştirilmektedir. Tombul fındıktan oldukça iri olan meyvesi dolgun, yuvarlak ve basık, tabla kısmı geniş, uç kısmı ise havlıdır. Ortalama 16.01 mm uzunluk ve 19.26 mm genişlikte olan meyvelerinin kabuğu donuk kahverengidir. Kabuk kalınlığı ortalama 1.66 mm ve kolay kırılır.

İç meyvenin üzerinde kahverengi, ince ve ete yapışık zar bulunmaktadır. Meyvesi beyaz ve göbek boşluğu nispeten büyüktür. 600-650 adet kabuklu fındık 1 kg gelmekte ve randımanı % 49-51, yağ oranı 64-68’dir. Kökleri yüzlek ve daha çok yanlara gelişme gösterdiğinden toprak derinliği az, killi, kumlu ve çakıllı topraklarda dahi yetişmektedir. İlkbaharda diğer fındık çeşitlerinden daha önce uyandığından dondan daha fazla zarar görmekte ve meyveleri daha çok haşere zararına uğramaktadır. Genellikle 2 ve 4’lü çotanak oluşturan bu fındık çeşidinin zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklüğündedir.

Acı Fındık Türü
Verim ve kalitesi düşük olan bu fındık çeşidinin meyvesi yaş iken acıdır. Kabuğu girintili çıkıntılı olan bu fındık çeşidi, sivri fındıktan iri, yassı ve daha enlidir. Kabuk açık kahverengi ve ortalama kalınlığı 1 mm’dir. Kabuklu meyve ortalama 18.68 mm uzunluk ve 16.63 mm genişliktedir. İç meyve üzerinde açık kahverengi ve kalınca zar bulunmaktadır. Meyve eti kirli beyaz, orta büyüklükte göbek boşluğu bulunmaktadır. Randımanı % 50-52 ve yağ oranı % 63-65’dir. 630-690 adet kabuklu fındığı 1 kg gelmektedir. Zurufları meyve boyunun iki katı büyüklükte ve çoğunlukla 3’lü ve 4’lü çotanak oluşturmaktadır.

Foşa Fındık Türü
Daha çok Trabzon yöresinde yetiştirilen iri ve gösterişli bir fındık çeşididir. Kabuğu kırmızımtırak-kahverengi, ortalama 1.20 mm kalınlıkta ve orta derecede serttir. Ortalama 17.87 mm genişlikte kabuklu meyveye sahiptir. İç meyve zarları koyu kiremit, kahverengi, üzeri kaba damarlı, kalınca, meyve etine yapışık, içi fildişi renkte, sertçe ve göbek boşluğu büyük olan iç, meyve kabuğunu iyice doldurmuştur.

İç randımanı % 50-53 ve yağ oranı % 66.69’dur. Tabla kısmı darca olan bu çeşidin 475-550 adet kabuklu meyvesi 1 kg gelmektedir. Genellikle 2’li çotanak oluşturmakta ve zurufları meyve boyunun 2 katı büyüklüğündedir.

Foşa fındığı çeşidi:

Foşa fındığı çeşidi.

Çakıldak Fındık Türü
Ordu ilinde yaygın olarak yetiştirilen bu fındık çeşidi Batı Karadeniz Bölgesi’nde Delisava adı ile tanınmakta ve geniş ölçüde üretimi yapılmaktadır. Diğer fındık çeşitlerimizden çok daha geç uyandığından ilkbaharın geç donlarından az zarar görmekte, her türlü iklim ve toprak koşullarına kolay uyabilmekte olan bu çeşidin verimi çok yüksektir. Oldukça iri ve nispeten uzunca olan meyvelerin lezzet ve kalitesi iyi değildir. Meyve kabuğu açık kahverengi, 1.2 mm kalınlıkta ve kolay kırılmaktadır. Tabla kısmı geniş, düz ve dışa nispeten bombe yapmıştır. İç meyve kabuk içerisini iyice doldurmuştur. Meyve etine yapışık, damarlı ve kalınca zarları bulunmaktadır. Meyve eti fildişi renkte, gevrek ve göbek boşluğu orta derecede büyüktür. Kabuklu meyve ortalama 18.41 mm uzunluk ve 17,76 mm genişliktedir. 580-610 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir.

Randımanı % 52-54 ve yağ oranı % 58-63’dür. Genellikle 4’lü çotanak oluşturmakta ve zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklüğündedir.

Çakıldak fındık çeşidi:

Çakıldak fındık çeşidi.

Kalınkara Fındığı Türü
Diğer fındık çeşitlerinin zor yetiştiği zayıf topraklarda dahi kolayca yetiştirilen bu fındık çeşidine fındık bahçeleri içersinde sık rastlanmaktadır. Ancak bu çeşidin ömrü azdır. Kabuğu mat, kirli kahverengi olup uç kısmı boz renkli ve hav tabası ile kaplıdır. Meyvesi yuvarlak, tabla kısmının ortası kabarık ve bu kısım üzerinde meyve meyilli bir şekilde durabilmektedir. İç meyve üzerinde meyve etine yapışık kalın pürüzlü ve koyu kahverengi zar bulunmaktadır.

Meyve eti donuk beyaz renkte ve gevrek olup göbek boşluğu büyük olduğu için çabuk bozulur. İç meyve randımanı % 48-49 ve yağ oranı % 59-64’tür. Kabuğu ortalama 1,3 mm kalınlıkta olan bu fındık çeşidinin kabuklu meyvesi 19.27 mm uzunluk ve 19.03 genişliktedir. 450-525 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Zurufları gösterişli ve meyve boyunun iki katı büyüklükte olup çotanaklarındaki meyve sayısı genellikle üçlüdür. İç meyvenin % 30-44’ü ikiz olmakta ve istenmeyen bu özellik ticari değerini düşürmektedir.

Kalınkara fındığı çeşidi:

Kalınkara fındığı çeşidi.

Kargalak Fındık Türü
Trabzon ve Hopa dolaylarında kısmen yetiştirilen çok iri bir fındık çeşididir. Kabuğu kalın ve iç doldurması zayıf olduğundan yetiştiriciliği yapılmamakta, fındık bahçeleri içersinde az da olsa rastlanılmaktadır. Kabuklu meyve tabla ve uçtan basık, ortalama 18.58 mm uzunlukta ve 23.75 mm genişliktedir. Kabuğu oldukça kalın ve sert; ortalama 1.33 mm kalınlıktadır. İç meyve üzerinde oldukça kalın, kahverengi zar bulunmaktadır.

Meyve eti beyaz, gevrek, göbek boşluğu büyük ve kolay bozulmaktadır. İç meyve randımanı % 46-58 ve yağ oranı % 57-63’tür. 340-370 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Çoğunlukla 2’li ve 4’lü çotanak oluşturan bu fındık çeşidinin zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklükte ve uç kısmı sık parçalıdır.

Kargalak fındık çeşidi:

Kargalak fındık çeşidi.

Uzunmusa Fındığı Türü
Daha çok Ordu yöresinde yetiştirilme alanı bulunan bu fındık çeşidi iri, dolgun, ince kabuklu, oldukça verimli ve kalitelidir. Meyve kabuğu kırmızımtırak kahverengi, ortalama 0.99 mm kalınlıkta ve tabla dışa çıkıntı yapmıştır. Kabuklu meyve ortalama 18.85 mm uzunluk ve 17.52 mm genişliktedir. İç meyve kabuğunu iyice doldurmaktadır. İç meyvenin üzerinde ete yapışık, ince, parlak ve pürüzsüz zar bulunmaktadır. Beyazlatılmaya elverişli olan iç meyvenin eti beyaz, gevrek, lezzetli ve göbek boşluğu küçüktür. Randımanı % 54-56 ve yağ oranı % 64-68’dir. 620-670 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Zurufları kısa ve meyve boyunun 1-1,5 katı büyüklükte olup uçları sık parçalıdır. Genellikle 4 ve 5’li çotanak oluşturmaktadır.

Mincane Fındığı Türü
Tombul fındık çeşidine çok benzeyen mincanenin üzerinde koyu kırmızı çizgiler bulunmaktadır. Daha ziyade Trabzon yöresinde yetiştirilmektedir. Verimi düşük ve periyodisite göstermektedir. Kabuğu açık kahverengi ve tablası nispeten dışa çıkıntı yapmıştır. Kabuk kalınlığı ortalama 1.2 mm ve kırılması kolaydır. Kabuklu meyve ortalama 18.96 mm uzunluk ve 17.50 mm genişliktedir. Randımanı % 48-50 ve yağ oranı % 59-65’dir. İç meyve zarı açık renkli, ince, meyve eti beyaz, gevrek ve göbek boşluğu nispeten büyükçedir. 730-760 adet kabuklu meyve 1 kg gelmektedir. Zuruf meyve boyunun 1,5-2 katı büyüklüktedir. Çoğunlukla 4’lü çotanak oluşturmaktadır.

Mincane fındığı çeşidi:

Mincane fındığı çeşidi.

Cavcava Fındığı Türü
Yetiştirilme alanı çok az bulunan bu fındığın kabuğu kahverengi, ortalama 0.9-1 mm kalınlıktadır. Tablası dışa çıkıntılı olan bu fındık çeşidinin kabuklu meyvesi ortalama 18.46 mm uzunluk ve 17.33 mm genişliktedir. İç meyve üzerinde kalınca ve kahverenkli zar bulunmaktadır. Meyve eti fildişi renkte ve göbek boşluğu büyükçedir. Randımanı % 52-54 ve yağ oranı % 63-66’dır. 700-780 adet kabuklu fındığı 1 kg gelmektedir. Zurufları meyve boyunun 2 katı büyüklükte ve çoğunlukla 3 ve 4’lü çotanak oluşturmaktadır.

Cavcava fındık çeşidi:

Cavcava fındık çeşidi.

Kan Fındığı Türü
Çok lezzetli olan bu fındık çeşidinin kabuğu koyu kırmızı-kahverengidir. Nispeten Trabzon yöresindeki fındık bahçelerinde yer yer rastlanılmaktadır. Tabla düz uca doğru muntazam olarak daralmakta ve sivri bir uç ile nihayetlenmektedir. Kabuk kalınlığı ortalama 0.9 mm’dir. Kabuklu meyve 18.29 mm uzunluk ve 17.32 mm genişliktedir. İç meyve üzerinde ete yapışık ve kırmızı, oldukça kalın zar bulunmaktadır.

Meyve eti fildişi renkte, gevrek ve göbek boşluğu ortadır. Randımanı % 52-54 ve yağ oranı % 66-69’dur. 680-715 adet kabuklu meyve 1 kg gelmektedir. Zuruflan boru şeklinde, koyu kırmızı renkli ve meyve boyunun iki katı büyüklüktedir. Çotanakta meyve sayısı çoğunlukla 3’lü ve 4’lüdür.

Kan fındığı çeşidi:

Kan fındığı çeşidi.

Sivri Gruba Giren Fındık Çeşitleri

Sivri fındık meyveleri:

Sivri fındık meyveleri.

Sivri Fındık Türü
Hemen hemen fındık üretilen bütün yörelerde bu fındık çeşidine rastlanılmaktadır. Olgun meyve iki yandan basıkça, uzun ve sivridir. Meyve kabuğu parlak, açık kahverengi, uç kısmı nispeten kirli beyaz renkte havlı, ortalama 1.05 mm kalınlıkta ve kolay kırılır. Tablası dışa çıkıntı yapmıştır ve meyve bu kısım üzerinde dik duramaz. Kabuklu meyve ortalama 20.71 mm uzunluk ve 14.88 mm genişliktedir. İç meyve üzerinde bulunan zar ince ete yapışık, açık parlak kahverengi ve üzeri damarlıdır. Meyve eti fildişi renkte olup tatlı ve gevrektir. Göbek boşluğu nispeten iridir. Randımanı % 49-50 ve yağ oranı % 65-68’dir. 580650 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Zuruf uzunluğu meyve boyunun 1,5-2 katı büyüklüğünde ve çoğunlukla 3’lü çotanak oluşturmaktadır.

Incekara Fındığı Türü
Diğer fındık çeşitlerinin üretildiği fındık bahçelerinde yer yer rastlanılmakta olan bu çeşit zayıf topraklarda dahi kolaylıkla yetiştirilebilmektedir. Tabla kısmı küçük ve dışa kabarıktır. Meyvenin uç kısmında hav tabakası geniş bir yer işgal etmektedir. Kabuğu mat ve koyu kahverengidir. Meyvesi iri ve sivridir. Kabuk kalınlığı ince ve 0.96 mm kalınlıktadır. Kabuğu kolay kırılan bu çeşidin kabuklu meyvesi 21.19 mm uzunluk ve 17.47 mm genişliktedir. İç meyve kabuk şekline uyum sağlamış, meyve etine yapışık, kalınca ve kahverengi zar bulunmaktadır. Meyve eti gevrek, fildişi renkte ve göbek boşluğu büyüktür. Randımanı % 50-52 ve yağ oranı % 68-70 ile tombul fındıktan sonra en fazla yağ oranına sahip olan fındık çeşididir.

590-670 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Zurufları meyve boyunun iki katı büyüklükte olan incekara fındığı çoğunlukla 4 ve 5’li çotanak oluşturmaktadır. Bu fındık çeşidinin ikiz fındık oluşturması fazla olup arzu edilmeyen bu özellik ticari değerini düşürmektedir.

İncekara fındığı çeşidi:

İncekara fındığı çeşidi.

Kuş Fındığı Türü
Sivri fındığa çok benzeyen bu fındık çeşidinin tablası düz ve kabuğu ince olup kuşlar tarafından kolay kırıldığı için bu adı almıştır ve verimi oldukça düşüktür.

Kabuğu parlak kahverengi, ortalama 1,1 mm kalınlıkta, meyve ise 19.08 mm uzunluk ve 16.28 mm genişliğindedir. Meyvenin uç kısımlarında kirli beyaz hav tabakası bulunmaktadır. İç meyve üzerindeki zar ince ve açık kahverengi olup göbek boşluğu büyüktür. Randımanı % 49-51 ve yağ oranı % 56-61’dir. 570 – 640 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Çotanaktaki meyve sayısı genellikle 3’lü olan kuş fındığının zurufları meyve boyunun iki katı büyüklüğündedir.

Kuş fındığı çeşidi:

Kuş fındığı çeşidi.

Badem Fındık Grubuna Giren Çeşitleri

Badem fındık meyveleri:

Badem fındık meyveleri.

Yuvarlak Badem Fındığı Türü
Meyveleri oldukça uzun ve sivri olan bu fındık çeşidinin kabuklan incedir. Kabuklu meyve ortalama 24.35 mm uzunluk ve 15.14 mm genişlikte olup kabuk kalınlığı 1 mm civarında bulunmaktadır. Meyvesi silindirik ve uzun olup sivri bir uç ile son bulmaktadır. Tablası düz, kısmen dışa bombe yapmıştır. İç meyve üzerinde kahverengi zar bulunmakta, meyve eti gevrek olup göbek boşluğu nispeten büyüktür.

Randımanı % 51- 52 olan bu fındık çeşidinin yağ oranı % 58-61 ‘dir. 620-670 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklükte uçları az parçalı ve boru şeklindedir. Çotanaklarındaki meyve sayısı genellikle 3’lüdür.

Yassı Badem Fındığı Türü
Verimi oldukça düşük olan bu fındık çeşidinin meyvesi her iki yandan basıkça ve oldukça uzundur. Kabuklu meyve tabladan itibaren genişlemekte ve daha sonra daralarak küt bir uç ile son bulmaktadır. Kabuk parlak kahverengi, ortalama 1.3 mm kalınlıkta ve 24.45 mm uzunluk, 14.93 mm genişliğindedir. İç meyve kabuk şekline uyum sağlamış, üzeri kahverengi kalınca zar ile kaplıdır. İç meyvenin göbek boşluğu oldukça büyüktür.

İç randımanı % 48-49 ve yağ oranı % 57-62’dir. 530-620 adet kabuklu fındık 1 kg gelmektedir. Zurufları boru şeklinde meyve boyunun 2,5 katı büyüklükte ve daha çok 3’lü çotanak oluşturmaktadır.

Değirmendere Fındığı Türü
Taze olarak tüketilen, iri, kalın kabuklu, turfanda ve çok lezzetli bir fındık çeşidi olup daha ziyade İzmit civarında yetiştirilmektedir.

İç meyve randımanı % 47-48 yağ oranı % 52-56’dır. 520-590 adet kabuklu fındık 1 kg gelmekte olup zurufları oldukça uzun ve meyve boyunun iki katı büyüklüktedir.

Değirmendere fındığı çeşidi:

Değirmendere fındığı çeşidi.

Fındık Bitkisinin Genel İstekleri

Fındık Bitkisinin İklim İstekleri

Fındığın iyi bir gelişme göstermesi ve bol ürün vermesi nemli, mutedil iklim bölgelerinde olmaktadır. Karadeniz kıyı bölgesi fındık yetiştiriciliği bakımından en uygun iklim özelliğine sahip bulunmaktadır. Yarı nemli, kurak iklim bölgelerinde fındık yetiştirilebilirse de yağışın yetersiz olması mutlak surette sulamayı gerektirmektedir.

Fındık, Karadeniz Bölgesi’nde sahilden 60 km içeriye ve 750 m yüksekliğe kadar ekonomik olarak yetiştirilebilmektedir. Deniz seviyesinden 0-250 m yükseklik ve 10 km iç kısma kadar olan yöreler sahil kol olarak isimlendirilmekte olup fındık yetiştiriciliği için en uygun olan alanlardır. 251-500 m yüksekliğe sahip ve 10-20 km içerde olan yöreler orta kol olup iyi, 501-750 m yükseklik ve 20 km’den fazla iç kısımda kalan yöreler ise yüksek kol olarak isimlendirilmekte ve ikinci derecede fındık yetiştiriciliğine uygun bulunmaktadır. Bu nedenle 750 m yükseklikten itibaren uygun iklim koşulları olmadığından ekonomik anlamda fındık yetiştiriciliği yapılmamaktadır.

Yıllık ortalama sıcaklığın 13-16°C olduğu yörelerde fındık uygun olarak yetişmektedir. Ayrıca bu yörelerde en düşük sıcaklığın -8,-10°C’yi ve en yüksek sıcaklığında 36-37°C’yi geçmemesi, yıllık yağış toplamının 700 mm’nin üstünde olması ve yağışın aylara dağılımının dengeli olması gerekmektedir. Bunun yanında haziran ve temmuz aylarındaki oransal nem de % 60’ın altına düşmemelidir.

Fındık diğer kültür bitki çeşitlerinden farklı olarak kış aylarında çiçek açmakta ve çiçek tozları açıkta iken -5°C, anterler içerisinde -8°C’den itibaren büyük ölçüde zarar görmektedir. Karanfiller ise -8°C’den itibaren zarar görmeye başlamakta ve -16°C’den itibaren de büyük ölçüde ölmektedir. Fındığın sürgün gözleri de -14 °C’den itibaren zarar görmeye başlamakta ve -22° C’den itibarende tamamen ölmektedir. Fındığın genç sürgünleri, çiçek ve yaprak tomurcukları ile çiçek tozlarının zarar görmesinde düşük ısının etkisi yanında düşük ısıda kalma süresi de önemlidir.

Zarar gören çiçek ve yaprakların oluşturduğu tomurcukların dış kısmı kahverengileşmekte, içleri esmer renk almakta ve daha sonra kuruyarak düşmektedir. Zarar gören karanfil uçları ise esmerleşmekte ve bu renk bozulması çiçek tomurcuğu içersinde stylin tabanına kadar ilerlemektedir. Genç dalların floem kısmıda kahverengi-siyah renk almakta ve daha sonra kurumaktadır.

Daha ziyade ilkbahar başlangıcında hava ısınması ile uyanan tomurcuklar, meydana gelecek ilkbaharın geç donlarından etkilenmekte ve bu etkilenme üşüme şeklinde de olabilmektedir. Bu zarar soğuk hava akımının olduğu vadi içlerinde ve soğuk havanın birikim yaptığı taban ve çukur alanlarda daha fazla meydana gelmektedir.

Kış aylarındaki şiddetli rüzgâr ve yağışlar tozlanmayı engellediği gibi ilkbaharda meydana gelen uzun süreli sisler de fındıkta döllenmeyi olumsuz yönde etkilemektedir. Ayrıca haziran ve temmuz aylarının fazla sıcak ve kurak geçmesi fındıkta su dengesinin bozulmasına ve meyve içinin iyi teşekkül etmemesi ile hasat önü dökümünün artmasına sebep olmaktadır.

Fındık Bitkisinin Toprak İstekleri

Fındık saçak köke sahip bir kültür bitkisi olduğundan kökleri fazla derine gitmeyip özellikle meyilli arazilerde 80 cm toprak derinliğine ulaşabilmektedir. Toprak istekleri bakımından fazla seçici olmakla beraber besin maddelerince zengin, tınlı-humuslu ve derin topraklarda iyi bir gelişme gösterir.

Taşlı, kumlu, çakıllı ve ağır topraklar ile taban suyunun yüksek olduğu yerlerde toprağın havalanması iyi olmadığından fındık kökleri besin maddelerinden yeterince faydalanamaz. Bundan dolayı ileriki yıllarda sararma ve büyük oranda dallarda kurumalar meydana gelir.

Fındık üretiminin yoğun olarak yapıldığı Karadeniz Bölgesi’nde arazi meyli genellikle % 40’ın üzerinde ve çok engebelidir. Bölge topraklarının büyük çoğunluğu killi-tınlı, bir kısmı da tınlı ve killi bünyededir. Topraklar çok kuvvetli asit-nötr arası olup büyük çoğunluğu organik maddece fakirdir. Bölge toprakları genellikle potasyumca orta, fosforca az ve orta, kireçce çok fakirdir.

Fındık Üretimi

Ülkemizde yetiştirilen fındık çeşitleri Corylus avellana L. x Corylus maxima L. melezi olup çalı formundadır ve orta ve yüksek düzeyde dip sürgünü oluşturma eğilimindedir. Ağacın kök ya da kök boğazı kısmından çıkan istenmeyen sürgünler dip sürgünü olarak tanımlanır. Yeni fındık bahçelerinin tesisinde ya da yaşlı fındık ocaklarının gençleştirilmesinde ocak diplerinden çıkan 1-2 yaşlı dip sürgünleri kullanılmaktadır. Fındık fidanları (dip sürgünleri) sağlıklı, iyi gelişmiş verimli ocaklardan alınmalıdır. Normal koşullarda yılda en az bir kez dip sürgünlerinin temizlenmesi gerekirken üreticiler yaşlı fındık dallarının yerine ocak içerisinde taze dip sürgünlerinin bir ya da birkaçının gelişmesine izin vererek (ocak içerisinde) bir gençleştirme yapmış olurlar.

Fındıkta genel olarak çelikle çoğaltma başarı şansı düşüktür. Fındık Araştırma Enstitüsü’nde yapılan çalışmalarda Türk fındık çeşitlerinin yeşil ve odunsu çeliklerinin köklenme kabiliyetlerinin zayıfolduğu belirlenmiştir.

Diğer meyve türlerinde olduğu gibi fındık yetiştiriciliğinde de genetik açılmalara neden olması nedeniyle tohumdan elde edilen bitkilerin kullanılması önerilmez (tohumdan çıkan her bitki farklı özelliklere sahip olup ana bitkiden tamamen farklı olmaktadır). Ancak tek gövdeli fındık yetiştiriciliği yapılan ABD gibi ülkelerde ağaç formunda olan Corylus colurna L. (Türk fındığı) tohumlarından elde edilen anaçlara standart çeşitler aşılanarak dip sürgünü vermeyen, mekanizasyona ve tek gövde yetiştiriciliğe uygun fidanlar elde edilmekte ve bu fidanlarla bahçeler kurulmaktadır.

Fındık Bahçesi Tesisi

Fındık Bahçesi İçin Arazi ve Toprak Hazırlığı

Ekonomik ömrü oldukça uzun olan fındığın dikimden önce arazi ve toprak hazırlığının çok dikkatli bir şekilde yapılması gerekmektedir. Üzerinde tek yıllık bitkilerin yetiştirildiği arazilerde fındık bahçesi tesis edilebileceği gibi çok yıllık bitkilerin yetiştirildiği arazilerin, eski ve yaşlanmış fındık bahçelerinin yenilenmesi şeklinde de fındık bahçesi tesisi yapılabilmektedir.

Çok yıllık bitkilerin yetiştirildiği arazilerde bitki kökleri ve parçaları temizlenir. Tek yıllık bitkilerin yetiştirildiği arazilerde ise fazla bir arazi temizliğine ihtiyaç bulunmamaktadır. Arazi üzerinde yapılan genel temizlikten sonra bu arazilerde toprak-su muhafaza ve drenaj tedbirleri alınmalıdır. Bu tedbirlerin alınması meyilli arazilerde erozyonu önleme, düztaban arazilerde taban suyunun drene edilmesi şeklindedir.

Düz Arazilerde Toprak-Su Koruma Önlemleri

Yeni tesis edilecek fındık bahçesi için düz arazilerde uygulanacak toprak tesviyesi meyilli arazilere göre daha kolay olmakta ancak taban suyunun alçak ve yüksek olmasına göre bazı farklı uygulamalar yapılmaktadır. Taban suyunun fazla sorun olmadığı arazilerde tümsek olan yerlerden alınan toprak çukur olan yerlere doldurularak arazinin düzgün bir yüzey alması sağlanır.

Taban suyunun yüksek olduğu arazilerde fındığın dikileceği çukurlar arasına taban suyunu en az 1,2 m derinde tutacak şekilde drenaj kanallarının açılması gereklidir. Kanallardan çıkarılan toprak iki kanal arasına konularak bir sırt meydana getirilir ve fındık fidanları bu sırt üzerinde açılacak olan çukurlara dikilmelidir.

Fındık bahçesi için Taban suyu yüksek olan arazilerde yapılan balık sırtı teras şekli:

Fındık bahçesi için Taban suyu yüksek olan arazilerde yapılan balık sırtı teras şekli.

Meyilli Arazilerde Toprak-Su Koruma Tedbirleri

Meyli % 5’den fazla olan arazilerde muntazam bir dikimin yapılması, yağmur sularının depo edilmesi, gübrenin yıkanıp gitmemesi, hasadın kolay yapılabilmesi, budama, gübreleme ve mücadele gibi kültürel uygulamaların kolay yapılabilmesi için arazinin teraslanması (sete alınması) gerekmektedir.

Arazinin meyil durumuna göre aşağıdaki teraslama sistemlernden bir tanesi uygulanır:

Cep teraslar: Arazi meyli % 75’den fazla olduğu ve diğer teras sisteminin uygulanamadığı arazilerde cep teraslar uygulanır. Bu teraslar 2×2 m en ve boyda, 4-5 m aralıklarla ve sacayağı şeklinde yapılmalıdır. Yine bu teras sisteminde verimli olan üst toprağın üst kısma getirilmesine dikkat edilmelidir.

Cep terasların yapılma şekli:

Cep terasların yapılma şekli.

Hendek teraslar: Arazi meyli % 25-75 arasında ise hendek teras sistemi uygulanır. Diğer teraslama sisteminde olduğu gibi teras yapımına arazinin üst kısmından 3-4 m aşağıdan olmak üzere başlanır. Burada önemli olan verimli üst toprağın aşağıya çekilmeyip üste atılmasıdır. 20-30 cm kalınlıktaki üst toprak alındıktan sonra alt toprak 20-30 cm kazılarak aşağıya atılır ve 1.5-2 m eninde teraslar meydana getirilir. Fazla suların kolayca dışarı atılması için her 15-20 m’de bir teras boyunca ve teras tabanına dik olacak şekilde su akıtma kanalları açılır. Daha sonra açılan bu kanallar çakıl ve taşlarla döşenir. Arazinin üst kısmına atılan verimli toprak setlere çekilerek düzgün bir şekilde yayılır. Bu sete alma işlemi arazinin tabanına kadar 4-5 m aralıklarla devam ettirilir ve arazinin teraslanması bitirilir.

Hendek terasların yapılma şekli:

Hendek terasların yapılma şekli.

Kanal teraslar: Arazi meyilinin % 5-25 olduğu durumlarda bu teras şekli uygulanır. Bu teras sistemi arazide 15-20 m aralıklarla arazi meyline dik ve bir tarafa meyilli olarak yüzey akışını önleyecek şekilde en ve derinlik verilerek kanallar açılır. Açılan bu kanallar arasında kalan kısma uygun aralık ve mesafe verilerek açılan çukurlara dikim yapılmalıdır.

Arazi hazırlığı bu şekilde yapıldıktan sonra dikimden önce iyi bir toprak hazırlığının da yapılması gerekmektedir. Toprak hazırlığında aşağıdaki uygulamalar yapılmalıdır:

Toprak analizi: Arazi hazırlığı yapıldıktan sonra dikimden önce toprakta noksan olan besin maddeleri için temel gübrelemenin yapılması, toprağın asitlik durumunun tespiti ve uygulanacak olan kireç miktarının tayini için mutlak surette toprağın analizi yapılmalıdır.

Toprağın krizma yapılması: Krizma toprağın derince işlenmesidir. Krizma ile alt toprak kabartılarak havalanması sağlanır, mikroorganizma faaliyeti artırılır, su tutma kapasitesi de artırılarak toprağın fiziksel ve kimyasal yapısı nispeten düzeltilmiş olur. Yapılan toprak analiz neticelerine göre tavsiye edilen miktarlardaki çiftlik gübresi ve kireç arazi üzerine eşit bir şekilde dağıtıldıktan sonra kazma ve kürek gibi el aletleriyle toprağa iyice karıştırılır.

Toprak yoğunluğunun giderilmesi: Fındıklık tesis edilecek olan arazide uzun yıllar çok yıllık bitkiler yetiştirilmiş ise toprak yorgunluğu meydana gelmiştir. Toprak yorgunluğunun giderilmesi için bu arazilerde 1-2 yıl mısır ve sebze gibi tek yıllık bitkiler yetiştirilerek toprak dinlendirilmelidir.

Fındık Çeşidi Seçimi

Fındık bahçesi tesis ederken üzerinde dikkatle durulması gereken noktalardan bir tanesi de çeşit seçimidir. Bahçe içersinde yer verilen çeşitlerin:

  • Verimli ve kaliteli olmasına dikkat edilmelidir.
  • Pazarda tutulan ve yüksek fiyat bulan çeşitler olmalıdır.
  • Bahçe içersinde çeşit standardizasyonunun sağlanmasına dikkat edilmelidir.
  • Ana çeşitlerin meyve tutumunun yüksek olması bakımından bahçe içersinde tozlayıcı çeşitlere yer verilmelidir.

Tombul fındık çeşidinde görülen yüksek orandaki periyodisite iyi bakım şartlarında en aza indirilebilmekte ve her yıl düzenli olarak verim alınabilmektedir. Pazarda yüksek fiyat bulan ve bunu da kaliteli olmasına borçlu olan tombul fındık, yetiştiricilikte en önemli olan çeşittir.

Bazı fındık çeşitleri için önerilen tozlayıcı çeşitler:

Bazı fındık çeşitleri için önerilen tozlayıcı çeşitler.

Bahçe içersinde karışık çeşitlere yer verilerek daha başlangıçta standardizasyonun bozulmasına müsaade edilmemelidir. Fındığın işlenmesi esnasında çeşit karışıklığından doğan güçlükler, iç fındık ihracatında da karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle bahçe içersinde yer verilecek tozlayıcı çeşitlerin de ana çeşidin meyve şekil ve iriliğinde olmasına ayrıca kalitesinin de iyi olmasına özen gösterilmelidir. Meyve tutumunun yüksek olması bakımından bahçe içersinde 1/10 oranında tozlayıcı çeşitlere yer verilmelidir. Bahçede bulunan esas çeşidin karanfil açım başlangıcı, yoğun karanfil açım dönemi ve karanfil açımının sonlarına doğru yüksek kaliteli çiçek tozu veren, meyve şekil ve kalitesi bakımından ana çeşide benzerlik gösteren yabani fındık çeşitleri bahçe kenarlarında hakim rüzgâr geliş yönünde ve bahçe içersinde üç sırada bir sıraya gelecek şekilde serpiştirilerek dikilmelidir.

Rakımı yüksek olan (500 m ve daha fazla) yerlerde diğer çeşitlere göre daha geç uyanan ve geç donlardan az etkilenen standart çeşitlere yer verilmesi daha uygundur.

Fındık Fidanı Seçimi ve Dikime Hazırlanması

Fındık kök sürgünü (piç) oluşturan bir bitkidir. Belli kurallar dâhilinde üretimi bu sürgünlerle yapılmaktadır. Amaca uygun olan kök sürgünlerinde şu özellikler aranmalıdır:

  • Ocakların güneş gören, pişkin, hastalıksız ve 1-2 yaşlı kök sürgünleri olmalıdır.
  • İyi teşekkül etmiş tomurcukları bulunan kök sürgünleri olmalıdır.
  • Kök teşekkülü iyi olan ve ocak içerisine yakın olmayan yerlerde gelişme gösteren kök sürgünleri olmalıdır.

Bu özelliklere sahip kök sürgünleri seçildikten sonra köklere zarar vermeden çepin ile çıkarılmalıdır. Alınan bu kök sürgünlerinden dikimden önce ”Dikim budaması” yapılmalıdır. Bunun için yaralı, bereli ve zedelenmiş olan kökler sağlam doku noktasından kesilmeli, uzun olan kökler kısaltılmalıdır. Fidanlar yaklaşık 35-40 cm uzunluğunda ve bir göz üzerinden tırnak bırakılmadan, gözün ters istikametinden keskin bir makas ile kesilmelidir. Hazırlanan bu fidanlar bekletilmeden daha önce hazırlanan dikim çukurlarına dikilmelidir.

Fındık Dikim Zamanı

Dikim için en uygun olan zaman sonbahar aylarıdır. Kışı sert geçen yörelerde ve dikime geç kalınması hâlinde ilkbaharda da dikim yapılabilir.

Fındık Dikim ve Terbiye Sistemleri

Fındık yetiştiriciliği genellikle ocak dikim sistemine göre yapılmaktadır. Bu sistem fındık üretim bölgesinde uygulanan geleneksel dikim şeklidir. Bunun yanında diğer bir dikim şekli de çift dikim sistemidir.

Çift dikim sisteminin ocak dikim sistemine göre avantajlı yanları şunlardır:

  • Çift dikim sisteminde ocak dikim sistemine göre bir kat daha fazla verim alınmaktadır.
  • Meyilli arazilerde bu dikim sistemi için 1.5-2 m genişliğindeki terasların yapılması aynı arazide ocak dikim sistemi için 3.5-4 m genişliğindeki terasların yapılmasına oranla daha kolay ve daha az masraflıdır. Bu nedenle meyilli arazilerde bu dikim sistemi ön plana çıkmaktadır.
  • Çapalama, budama, gübreleme, mücadele ve hasat gibi işlemler daha kolaylıkla yapılabilmektedir.

Fındık Çift Dikim Sistemi

Çift dikim sistemi gerek dikim ve gerekse de şekil bakımından ocak dikim sisteminden farklıdır. Bu dikim sistemi düz arazilerde uygulanabildiği gibi daha çok meyilli ve toprak derinliği az olan arazilerde önem kazanmaktadır. Meyilli arazilerde arazinin meyil derecesine göre 1,5-2 m teras üstü genişliği ve 3,5-5 m teraslar arası mesafe olacak şekilde teraslama yapılır. Düz arazilerde ise sıralar arasındaki mesafe 4-5 m olmalıdır. Arazi hazırlığı bu şekilde yapıldıktan sonra 1.5-2 m aralıkla 50 cm genişliğinde ve 30-40 cm derinliğinde çukurlar açılır, ikinci sıradaki açılacak olan çukurlar birinci sırada açılmış olan iki çukurun orta aralığına gelecek şekilde ayarlanır.

Yapılan toprak tahlil neticesine göre önerilen çiftlik gübresi, fosforlu, potaslı gübre ve kireçleme uygulamaları yapıldıktan sonra fidan dikimine geçilir. Dikimde ana çeşitler arasında 1/10 nispetinde ve araziye dengeli dağılacak şekilde tozlayıcı çeşitlere yer verilir.

Açılan her çukurun ortasına gelecek şekilde bir fidan dikilir. Dikimi takip eden ilk gelişme yılında fidanlara müdahale yapılmaz. Ancak dikkatli bir şekilde ot temizliği ve özellikle genç sürgünlere zarar veren haşerelere karşı mücadele yapılmalıdır. Fidan başına yarısı mart ayı başında, diğer yarısı da mayıs ayı sonu haziran ayı başlarında olmak üzere % 26’lık Kalsiyum Amonyum Nitrat gübresinden 40 g verilmelidir.

Çift dikim sisteminde ilk 5 yılda uygulanan şekil budaması:

Çift dikim sisteminde ilk 5 yılda uygulanan şekil budaması.

İkinci yılın ilkbahar başlangıcında gözler uyanmadan önce fidanlar budama makası ile toprak seviyesinden kesilir ve kesim yerlerine aşı macunu sürülür. Yaklaşık iki ay sonra kesim yerinin altından ve yanlarından çıkan yeni sürgünlerden düzgün ve kuvvetli gelişenlerden bir tanesi meyilin üstüne, bir tanesi de meyilin alt kısmına gelecek şekilde iki adet sürgün bırakılır. Diğer sürgünler budama makası ile dipten temizlenir. Sürgünler toprak yüzeyi ile ve birbirleri arasında 60 derecelik açı olacak şekilde geliştirilir. Gelişme düzensiz ise bu gelişmeyi sağlamak için fidanlar kazıklara bağlanır.

Üçüncü yılbaşında ana dalı teşkil edecek olan bu iki sürgün 60-70 cm yükseklikten ve bir dış göz üzerinden kesilir. Yıl içerisinde kesim yerinin altında oluşan sürgünlerden karşılıklı iki tanesi sonbaharda bırakılır, diğerleri kesilir. Böylece birinci katın iskeleti kurulmuş olur.

Dördüncü yılın başında birinci katın iskeletini oluşturan yan dallar 40-50 cm’den ve bir önceki yıl kesilen sürgün ucunda bırakılan gözden süren doruk dal ise 60-70 cm’den ve yine bir dış göz üzerinden kesilirler. Yıl içersinde kesim yerinin altında oluşan sürgünlerden karşılıklı ikişer sürgün bırakılır, diğerleri sonbaharda kesilir. Böylece birinci kat oluşturulmuş, ikinci katın da iskeleti kurulmuş olur.

Beşinci yıl başında bir önceki yıl kesilen sürgün ucunda bırakılan gözden süren doruk dal 60-70 cm’den ve ikinci katın iskeletini oluşturan iki yan dal ise 40-50 cm’den kesilir. Yıl içersinde kesim yerinin altında oluşan sürgünlerden sonbaharda karşılıklı ikişer dal bırakılmak suretiyle ikinci kat oluşturulur.

Dalların birbiri içersine girmemesini sağlamak için seçilecek sürgünlerin dar açılı olmamasına dikkat edilir. Böylece iki ana dal üzerinde iki katlı taç sistemi kurulmuş olur. İleriki yıllarda kazandırılan bu taç şeklinin bozulmaması için şeklin dışına gelişme gösteren sürgünlere müsaade edilmez.

Fındık ve Ocak Dikim Sistemi

Daha ziyade düz arazilere uygun olan bu dikim şekli meyilli arazilerde arazi meyil durumuna göre teraslama yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Ocak dikim sisteminde dikim çukurları dikimden en az bir ay önce 120 cm çap ve 60 cm derinlikte açılmalıdır. Ocak çukurlarının açılmasında dikkat edilecek en önemli husus ocaklara verilecek aralık ve mesafedir.

Ocaklara verilecek aralık ve mesafe ayarlamasında ilerde ocaklar maksimum taç gelişmesini sağladıktan sonra birbirlerine gölge yapmaması ve birbirleri içersine girmemesine dikkat edilmelidir. Bu nedenle toprak yapısı da dikkate alınarak ocak çukurları merkezleri arasında kuvvetli topraklarda 5-6 m, zayıf topraklarda 4.5-5 m aralık ve mesafe verilmelidir.

Toprak analiz neticesine göre önerilen ölçüde çiftlik gübresi, fosforlu, potaslı gübre ve kireçleme uygulamaları yapıldıktan sonra fidan dikimine geçilir.

Hazırlanan dikim çukurlarına çukur kenarından 10 cm içerden, 45-50 cm aralıklarla ve karşılıklı fidanlararasında 1/10 nispetinde ve araziye dengeli dağıtılacak şekilde tozlayıcı çeşitlere yer verilmelidir.

Ocak sistemine göre dikim şekli:

Ocak sistemine göre dikim şekli.

Dikimi takip eden ilk gelişme yılında fidanlara müdahale edilmez ancak dikkatli bir şekilde ot temizliği ve özellikle genç sürgünlere zarar veren haşerelere karşı mücadele yapılmalıdır. Fidan başına yarısı mart ayı başında yarısı da mayıs ayı sonu haziran ayı başında olmak üzere % 26’lık kalsiyum amonyum nitrat gübresinden 40 g verilmesi fidan gelişmesini olumlu yönde etkilemektedir.

İkinci yılın ilkbahar başlangıcında gözler uyanmadan önce fidanlar budama makası ile toprak seviyesinden kesilir ve kesim yerine aşı macunu sürülür. Kesimden yaklaşık iki ay sonra kesim yerinin altından ve yanlarından bol miktarda çıkan yeni sürgünlerden dışa doğru gelişme gösterenlerden birer sürgün bırakılır diğerleri budama makası ile kesilir.

Üçüncü yılbaşında sürgünler 100 cm’den ve bir dış göz üzerinden kesilir. Yıl içersinde kesim yerinin altında oluşan sürgünlerden birinci katın yan dallarını oluşturmak üzere sonbaharda amaca uygun olan ve almaşıklı gelişme gösteren iki tane sürgün bırakılır diğerleri kesilir.

Dördüncü yıl başında bir önceki yıl sürgün ucunda bırakılan gözden oluşan doruk dal ve ana dal üzerinde birinci katı oluşturacak olan iki adet yan dal 60-70 cm’den ve bir dış göz üzerinden kesilir. Yıl içersinde kesim yerinin altında oluşan sürgünlerden o yılın sonbaharında yanlarda almaşıklı gelişme gösteren amaca uygun ikişer adet sürgün bırakılır, diğerleri kesilir. Böylece birinci kat teşekkül ettirilir ve ikinci katı oluşturacak olan yan dalların iskeleti kurulmuş olur.

Beşinci yılbaşında doruk dal ve ikinci katı oluşturacak iki yan dal 60-70 cm’den kesilir. Sonbaharda ikinci katın yan dalları üzerinde ikişer adet tali dallar bırakılır, diğerleri kesilir. Bu taç oluşturulurken dar açı yapmayan ve ocak içersine gelişme göstermeyen dalların seçilmesine dikkat edilmelidir.

Bu terbiye sisteminde 6 ana dalın her birisi üzerinde iki kat teşekkül ettirilmiş ve her katta da tali dal gelişmesi sağlanmış olan ortası açık ve yanlara doğru gelişme gösteren bir yapı kazandırılmış olur.

Ocak dikim sisteminde ilk 5 yılda uygulanan şekil budaması:

Ocak dikim sisteminde ilk 5 yılda uygulanan şekil budaması.


İlginizi Çekebilir!
Facebooktwitterpinterestlinkedin

ilk yorumu siz yazın

Lütfen yorum bırakın.

E-mail ve isim zorunlu değildir.